Neyimize güveniyoruz?

Neyimize güveniyoruz?

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Allahü teâlânın indinde dünyanın sivrisineğin kanadı kadar kıymeti yoktur. O hâlde bu kadar kıymetsiz olan...

Kıymetli beş nasihat

Kıymetli beş nasihat

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Merhum hocamızın, nasihat ve vasiyetlerinden bazıları şöyledir: 1- Kitaplarımızı okuyun! Çünkü onlar bizim şahsımıza...

Büyük günah ve iman

Büyük günah ve iman

Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarında yazılı olan, Peygamberimizden gelen haberlere inanmak ve inandığını söylemek “iman” dır. İbâdetler,...

İlmin kabı amel, amelinki de ihlâstır

İlmin kabı amel, amelinki de ihlâstır

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Her şeyin bir kabı vardır. Kap, içine konulanı muhafaza etmek yani zayi olmasını önlemek için gerekli olan nesnedir....

Mümin olmıyanı dost edinemem

Mümin olmıyanı dost edinemem

Geçmişte, İslamiyet karşısında, kâfirler türlü yollar tutmuş, kollara ayrılmış ise de, iki kısımda toplanmışlardı: Birinci kısımdakiler, dünya...

Varna meydan muharebesi

Varna meydan muharebesi

Sultan II. Murad, şehzade Alaaddin Çelebi'nin vefat etmesi üzerine son derece üzüldü ve devlet işlerini on iki yaşındaki oğlu Sultan...

Teslimiyetin önemi

Teslimiyetin önemi

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Silsile-i aliyye büyüklerinden birine zerre kadar benzerlik, deryalar dolusu ibadet kadar değerlidir. Çünkü dinin...

Ölülere yardım etmek

Ölülere yardım etmek

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Ölünün mezardaki hâli, denize düşmüş, boğulmak üzere olup, imdat diye bağıran kimseye benzer. Buna ne...

İşini ihlâsla tam yapmak

İşini ihlâsla tam yapmak

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Bir cemiyette herkes, üzerine düşen vazifeyi yaparsa, sistem düzgün çalışır. Vücudun işe yaraması organların...

Korkusuz cengaver Yahya Ağa...

Korkusuz cengaver Yahya Ağa...

Budin Paşasının yüzü aydınlandı. Yahya Ağa demek ki ölmemişti. Paşa derin bir nefes aldı. Sevinmişti... Ama Yahya Ağa onu bu vakitte niçin görmek...

Medenî olmanın iki şartı

Medenî olmanın iki şartı

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Medeniyet, şehirleri, ülkeleri imar etmek ve bütün insanları, ruh, düşünce ve beden bakımından rahat yaşatmaktır....

Bahira’nın beklediği m…

Efendimiz on iki yaşlarında iken, Ebu...

Cennet ve Cehennem

Kıyâmet günü Allahü teâlânın izni ile...

Ana-babanın sorumluluğu

Dinin, sonraki nesillere intikalinde çocukların, gençlerin...

Söz ola

Söz ola kese savaşı Söz ola kestire...

Nebati, hayvani ve insa…

Melekler yükselmezler, yaratıldığı mertebede kalırlar. İnsan...

Feyzin gelmesi

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Feyzin gelmesi...

Kainatin Efendisi

Süt anne Halime Hatun

Amine validemiz, nurlu yavrusunu kucağına...

Emanet, Ebu Talib’de...

Merhamet deryası Abdülmuttalib vefat edeceğine...

Muhterem annenin vefatı

Sevgili Peygamberimizin, üç-beş yaşlarında bile...

Eshab-ı kiram

Ebû Lübâbe

Tevbesi ile meşhûr sahâbî. İslâmın nûrunu...

Abdullah Bin Ümm-i Mektûm

Peygamberimizin müezzinlerinden. Abdullah bin Ümm-i Mektûm...

Zeyneb Binti Cahş

Peygamberimizin hanımlarından. Hazret-i Zeyneb validemiz, Peygamberimizin...

Hikmetli Sözler

Allah için yapmak

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Kur’an-ı...

İyilikler azalıyor, kötül…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Kur’an-ı...

İnsan tek başına kurtulam…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İnsan...

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Kirâmen kâtibîn melekleri, yapılan her iyiliği ve her kötülüğü yazıyor. Sonra, âhirette önümüze koyacaklar. İyiliklerimize sevineceğiz, kötülüklerimize çok üzüleceğiz. (Keşke yapmasaydık) diye çok pişman olacağız. O pişmanlık zamanı bir gün mutlaka gelecek. Ama üç beş gün, ama beş on sene sonra... Hele yüz sene sonra, hiçbirimiz yokuz. Hepimiz ölüme mahkûm insanlarız.

En büyük üzüntümüz günahlarımızdır. Allahü teâlâya lâyık bir ibadet yapamıyoruz. Onun dinini iyi öğrenmemiz, İlmihâl’i iyi okumamız, okuduğumuza göre yaşamamız lazım. Hastayız, ilaç da var, ama ilaç rafta olduğu müddetçe, bu hastalık tedavi olur mu hiç? O ilacı doktor, içmemiz için verdi. Biz içmezsek, günahlarla hasta olan bu kalbimiz nasıl düzelecek? Sağlam kalb, haramdan nefret eder, günahtan titrer. Titremiyorsa çok kötüdür. (Keennel harâmü nârun) buyuruluyor. Haram ateştir demektir. Haram yemek, ateş yemektir. Ateş yenir mi? Elini harama uzatmakla ateşe uzatmak aynı şeydir. Allahü teâlâ çok merhametli olup, tevbe ve istiğfarları kabul ediyor. Ölünceye kadar tevbe kapısı açık. O hâlde istiğfar edeceğiz. (Yâ Rabbi Kur’an-ı kerimin, Peygamber efendimizin hürmetine, sevdiklerinin hatırı için bizi affet!) diye ağlayarak dua edeceğiz.

Dinimizin emir ve yasaklarını öğrenip tatbik etmek lazımdır. Peygamber efendimiz, (En büyük günah, Allahü teâlâyı unutmaktır) buyuruyor. İnsan sahibini nasıl unutur? Onu yediren, içiren, besleyen, büyüten, daima ona bir annenin, bir babanın gösterdiği şefkatten, milyon kere daha fazla şefkat gösteren, onu kazadan, beladan, her türlü musibetten muhafaza eden, her an onu ayakta tutan, onu yaşatan, Allahü teâlâ ve onun emir ve yasakları unutulur mu hiç? Unutulursa ne olur? Allahü teâlâ, ona sahip çıkmaz, onu kendi hâline bırakır. O da yavaş yavaş haramlara, haramlardan sonra küfre kadar gider. Küçük günaha devam eder, bunlar büyük günah olur. Büyük günahlara devam eder, sonra, (Bu zamanda günahsız insan mı olur? Herkes yapıyor, ne olacak bu günahtan?) der ve günaha önem vermediği için kâfir olur. Kâfir olunca da, sonsuz olarak Cehenneme gider.