Elem dikeni batmadıkça, murad gülü açmaz

Elem dikeni batmadıkça, murad gülü açmaz

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İnsanların takdirlerine, iltifatlarına aldanmayalım, aslımızı unutmayalım. Aslımız bir avuç topraktır, topraktan geldik, toprağa...

Acınacak mahlûk kimdir?

Acınacak mahlûk kimdir?

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Hayırlı insan, hayırlı işlere vesile olur. Hayırlı yerlerde, mesela mescidlerde namaz için, nikâh için bir araya...

Güneş artık doğmak üzere!

Güneş artık doğmak üzere!

Artık, sevgili Peygamberimizin yaşları kırka doğru ilerlemekte...Nübüvvetin tebliği yaklaşmakta... Alametler de tek tek ortaya...

Ana-babanın sorumluluğu

Ana-babanın sorumluluğu

Dinin, sonraki nesillere intikalinde çocukların, gençlerin rolü büyüktür. Bunun için çocuklara önem verip, İslam dini...

Sultan yine tebdil-i kıyafet

Sultan yine tebdil-i kıyafet

Sultan İkinci Mahmud Han, musahibi (sohbet arkadaşı) Said Efendi ile birlikte ramazanda Dersaadet sokaklarını gezerler. Balıkçılıkla uğraşan garip ve fakir bir ihtiyara...

Kalb nasıl temiz olur?

Kalb nasıl temiz olur?

Kalbi, ruhu hasta eden kötü huylardır. İnsana dünyada ve âhırette zarar veren her şey, kötü ahlâktan meydana gelmektedir. Yâni...

İyilikler yayılmazsa...

İyilikler yayılmazsa...

Allahü teâlâ, Müslümanlara “Emr-i ma’rûf” yapmağı emrediyor. Yani, benim emirlerimi, bildiriniz, öğretiniz diyor ve...

Herkese faydalı olmalı

Herkese faydalı olmalı

Dinimiz, herkese iyilik etmeyi, eli ile, dili ile kimseyi incitmemeyi, kimseye zarar vermemeyi, hiyânet etmemeyi, herkese faydalı olmayı, devlete, kanunlara karşı,...

Rızıkların daralması

Rızıkların daralması

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İnsanlar, dinimizin gösterdiği huzur yolundan ayrıldıkları için, dünyada bereket kalmadı, rızıklar azaldı. Günah...

Gelmeyene git, vermeyene ver!

Gelmeyene git, vermeyene ver!

İslâm ahlâkı ile ahlâklanmış bir Müslümanın nasıl olması lazım geldiği bildiren hadis-i şeriflere bugün de devam ediyoruz: İyi huylu...

Deniz üzerinde yürüyüp sahile doğru gitti

Deniz üzerinde yürüyüp sahile doğru gitti

Kınalızâde Ali Çelebi şöyle anlatmıştır: Bursa'dan İstanbul'a gitmeye niyetlenmiştim. Gitmeden önce bir gece akrabâ ve bâzı...

Üzülmeyiniz, Allahü teâ…

Hacı Ferhad adında bir zât şöyle...

Ebüdderdâ

Kâdılık yapan sahâbîlerden. Ebüdderdâ hazretleri, Bedir seferi...

Emîrsiz, tek başına din…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Bir hadis-i...

Güneş ve aynalar

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Güneşin karşısına...

Ben bir zerreyim

Hasan-ı Basri hazretlerine sevenleri sordu: - Bütün...

İyiliklerin karşılığı

Âhırette Cehennemden kurtulmak, yalnız Muhammed aleyhisselâma...

Kainatin Efendisi

O’nun şanı yücedir!

Peygamberimiz Muhammed aleyhisselam, sekiz yaşına...

Hoş geldin ya Resulallah

Yedi kat yer, yedi kat...

Mübarek göğsünün yar…

Süt anne Halime Hatun anlatır: Server-i...

Eshab-ı kiram

Feyrûz Bin Deylemî

Yemenli sahâbîlerden. Feyrûz bin Deylemî San’a’da...

Hâlid Bin Sa'id Bin Âs

İlk Müslüman olan sâhabilerden. Resûlullah efendimiz...

Adî Bin Hâtim Tâî

Âilece cömert olan sahâbî. Eshâb-ı kirâm...

Hikmetli Sözler

Dünya bizi terk etmeden b…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Mübarek...

Saadetin başı

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Bir...

Herkesin alın yazısı kend…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Kur'an-ı...

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Kirâmen kâtibîn melekleri, yapılan her iyiliği ve her kötülüğü yazıyor. Sonra, âhirette önümüze koyacaklar. İyiliklerimize sevineceğiz, kötülüklerimize çok üzüleceğiz. (Keşke yapmasaydık) diye çok pişman olacağız. O pişmanlık zamanı bir gün mutlaka gelecek. Ama üç beş gün, ama beş on sene sonra... Hele yüz sene sonra, hiçbirimiz yokuz. Hepimiz ölüme mahkûm insanlarız.

En büyük üzüntümüz günahlarımızdır. Allahü teâlâya lâyık bir ibadet yapamıyoruz. Onun dinini iyi öğrenmemiz, İlmihâl’i iyi okumamız, okuduğumuza göre yaşamamız lazım. Hastayız, ilaç da var, ama ilaç rafta olduğu müddetçe, bu hastalık tedavi olur mu hiç? O ilacı doktor, içmemiz için verdi. Biz içmezsek, günahlarla hasta olan bu kalbimiz nasıl düzelecek? Sağlam kalb, haramdan nefret eder, günahtan titrer. Titremiyorsa çok kötüdür. (Keennel harâmü nârun) buyuruluyor. Haram ateştir demektir. Haram yemek, ateş yemektir. Ateş yenir mi? Elini harama uzatmakla ateşe uzatmak aynı şeydir. Allahü teâlâ çok merhametli olup, tevbe ve istiğfarları kabul ediyor. Ölünceye kadar tevbe kapısı açık. O hâlde istiğfar edeceğiz. (Yâ Rabbi Kur’an-ı kerimin, Peygamber efendimizin hürmetine, sevdiklerinin hatırı için bizi affet!) diye ağlayarak dua edeceğiz.

Dinimizin emir ve yasaklarını öğrenip tatbik etmek lazımdır. Peygamber efendimiz, (En büyük günah, Allahü teâlâyı unutmaktır) buyuruyor. İnsan sahibini nasıl unutur? Onu yediren, içiren, besleyen, büyüten, daima ona bir annenin, bir babanın gösterdiği şefkatten, milyon kere daha fazla şefkat gösteren, onu kazadan, beladan, her türlü musibetten muhafaza eden, her an onu ayakta tutan, onu yaşatan, Allahü teâlâ ve onun emir ve yasakları unutulur mu hiç? Unutulursa ne olur? Allahü teâlâ, ona sahip çıkmaz, onu kendi hâline bırakır. O da yavaş yavaş haramlara, haramlardan sonra küfre kadar gider. Küçük günaha devam eder, bunlar büyük günah olur. Büyük günahlara devam eder, sonra, (Bu zamanda günahsız insan mı olur? Herkes yapıyor, ne olacak bu günahtan?) der ve günaha önem vermediği için kâfir olur. Kâfir olunca da, sonsuz olarak Cehenneme gider.