Ateşte yanan, ibadete nasıl koşar?

Ateşte yanan, ibadete nasıl koşar?

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından dinimizi doğru öğrenip buna uygun yaşamak, hem de bunları başka insanlara ulaştırıp...

Diplomasinin aslı, güler yüz ve tatlı dildir

Diplomasinin aslı, güler yüz ve tatlı dildir

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Mümin suç işlemez, günaha da girmez. Suç işlerse hapse gider, günah işlerse Cehenneme gider. Hukuk dışı hareket...

Hazret-i Hadice ile evlenmesi

Hazret-i Hadice ile evlenmesi

Hazret-i Hadice validemiz, Varaka bin Nevfel’den Efendimizin, bu ümmetin peygamberi olacağı müjdesini alınca seygili hanımı olup, hizmetiyle şereflenmeye...

Kendini beğenmek, şirke kadar götürür

Kendini beğenmek, şirke kadar götürür

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Yaptığımız iyilikleri unutalım, hatırlamayalım ve hatırlatmayalım. Söylersek başa kakmış gibi oluruz. Allahü teâlânın...

Hikmet Baba

Hikmet Baba

Çeşitli hâlleriyle hikmet saçan bir derviş, “Bunda da bir hikmet var” sözünü çok edermiş. Bu yüzden kendisine...

Ümm-i Hiram

Ümm-i Hiram

Hala sultan olarak tanınan kadın sahabi. Ümm-i Hiram, Enes bin Malik’in teyzesidir. Resulullahın da teyzeleri tarafından akrabasıdır. Cahiliyye devrinde Amr...

Hazreti Hâlid'in üstün başarısı

Hazreti Hâlid'in üstün başarısı

Hazreti Hâlid bin Velid, Müslüman olduktan sonra, ilk olarak Mûte Gazâsında bulundu. İslâm askeri Mûte’ye hareket ederken,...

Halime Hatun

Halime Hatun

Peygamberimizin sütannesi. Mekke'nin havası, yeni doğan çocuklara yaramıyordu. Sıhhatli ve gürbüz büyümelerine maniydi. Bu sebeple...

Abdullah Bin Amr Bin Âs

Abdullah Bin Amr Bin Âs

Hadîs-i şerîf yazması ile meşhûr sahâbî. Abdullah bin Amr, Bedir ve Uhud harbinden başka bütün harplere katılıp, Peygamber...

Namaz ve kurtulan tüccar

Namaz ve kurtulan tüccar

Atlı bir eşkıya, Şam ile Medine arasında ticaret yapan bir tüccara bağırır: - Davranma öldürürüm. - İşte malım. Hepsini al ve beni serbest...

Niyetin önemi

Niyetin önemi

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İnsan, âciz demektir. Hangi uzvumuza, hangi tabiat şartlarına, neye hâkimiz? Her işimizde her an, Allahü...

Emr-i ma’rûf

Bazıları, başkalarının yaptıklarına karışmamak lazım, tasavvuf...

İmanın temeli

İmam-ı Gazali hazretleri “Kimyâ-i saadet” kitabında...

Adî Bin Hâtim Tâî

Âilece cömert olan sahâbî. Eshâb-ı kirâm efendilerimiz...

Zeyd Bin Sâbit

En meşhur vahiy kâtibi Sahâbî. Sevgili Peygamberimiz...

Neyi tercih etmeli?

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Dünyada iki...

En büyük mu’cize

Peygamberimiz, Muhammed aleyhisselam kimseden birşey okumamış...

Kainatin Efendisi

Zulüm, had safhadaydı...

Yeryüzünün merkezi olan mübarek Mekke’de...

Süt annenin anlattıkları

Halime Hatun, Peygamber efendimizi, süt...

Bahira’nın beklediği mis…

Efendimiz on iki yaşlarında iken...

Eshab-ı kiram

Ebû Lübâbe

Tevbesi ile meşhûr sahâbî. İslâmın nûrunu...

Seddad Bin Evs

Ailece müslüman olan sahabilerden. Seddad bin...

Aişe-i Sıddıka

Peygamberimizin hanımlarından. Hazret-i Aişe validemiz, küçük...

Hikmetli Sözler

Namaza dikkat edin, hanım…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Merhamet...

Tevbe istiğfar etmek

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Kur’an-ı...

Allah’ın en sevdiği yer

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Peygamber...

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Allahü teâlâ, her kulunu bir yerde istihdam ediyor. Hikmet-i ilahi, bazı kulları küfre hizmet ederken, bazı kulları da her şeyini feda ederek, insanların dünya ve âhiret saadetlerine kavuşmaları için dinimize hizmet ediyor. Binlerce evliyanın, ulemanın hayatını okuyoruz, hepsi aynı şeyi söylüyorlar:
1- Allah’ı ve ölümü unutmayın!
2- Dünyanın cazibesine ve nefsinize aldanmayın.

İnsana gezdiği yerlerden mutlaka ya rahmanî veya şeytanî bir şeyler bulaşır. Eğer İmam-ı Rabbanî hazretleri gibi Allahü teâlânın sevdiği, büyük bir zatın kitaplarını rehber edinmemişse, yani mürşidi yoksa, artık onun mürşidi şeytan olur. Şeytanın ve nefsin elinde oyuncak olur ve sapıtır.

Merhum hocamız buyururdu ki:
(Abdülhakim Arvâsî hazretlerinden öğrendiklerimin vesikalarını bulmak için, ömrüm kitap okumakla geçti. Vardığım kanaat şu olmuştur ki, çok kitap okuyan, çok şaşırır, yolunu sapıtır. O kitap öyle diyor, bu kitap böyle diyor. Hakikate kavuşmak için çok kitap okuyan, hakikatten uzaklaşır. Ancak bir mürşid-i kâmilden İslamiyet’i öğrenen, onun dediği yolda yürüyen, onun eserlerini okuyan kurtulur. Fakat o mürşid-i kâmilden istifade etmek için de, çok ağır bir şart vardır. Boş olmak, bilgiçlik taslamamak, akıl yürütmemek, kendini aradan çıkarmak şarttır.)

Dolu bir bardak boşalmadan, içine bir şey konamaz. Kirli bardak temizlenmeden, içine zemzem konulsa bozulur, içilemez. Onun için kalblerimizdeki kirleri temizlemeden kendimizden vazgeçmeden, aklımızı, ilmimizi, faziletimizi, ne varsa hepsini sıfırlamadan, büyük zatlardan istifade etmek mümkün değildir. İstifade etmenin alametleri vardır. Birincisi, aşkla hizmet etmektir. Daha sonra, alçakgönüllü, merhametli, güler yüzlü ve cömert olmaktır, yani onlardaki güzel ahlâkın intikal etmesi lazımdır. Aksi hâlde kendi bilgisiyle, kendi aşkıyla, kendi düşüncesiyle hareket ettiği müddetçe, adım adım hakikatten uzaklaşır.

İstifade etmek için, teneşir tahtasındaki ölü gibi olmalı. Teslimiyet ne güzeldir. Çünkü en zor iş odur. Herkes, (Bu işte ben varım) diyor. Eğer sen varsan, onlar yoktur. İki var olmaz. Biri varsa, diğeri yoktur.