Ne mutlu imanla ölene!

Ne mutlu imanla ölene!

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Bir hayvanı gözümüzün önünde ateşe atsalar, vicdanı olan, buna tahammül edemez. Hâl böyleyken...

Elini değil, ayağini uzatmiş

Elini değil, ayağini uzatmiş

Zamanın Şam valisi bir gün, Emeviyye Câmii’ne girdi. O sırada içerde Şam’ın büyük âlimi Şeyh Saîd el-Halebî, cemaate...

Allahü teâlânın merhameti sonsuzdur

Allahü teâlânın merhameti sonsuzdur

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Bir kul, Rabbine az da olsa yaklaşırsa, Rabbi, ona daha çok yaklaşır. Kalbimizi Ona çevireceğiz. Kul, (Yâ Rabbî!)...

Bu dünya ona da kalmaz

Bu dünya ona da kalmaz

Padişahlardan birine değerli bir gül fidanı hediye edilir. O da bunu bahçıvanına verip bahçeye dikmesini, gül açılınca da kendisine haber...

Übeyy Bin Kâ'b

Übeyy Bin Kâ'b

Kırâati ile meşhûr sahâbî. Sevgili Peygamberimiz sordular: - Yâ Übeyy! Allahın kitâbında en büyük âyet...

En iyiniz, borcunu iyi ödiyeninizdir

En iyiniz, borcunu iyi ödiyeninizdir

Borcu olan ödeme imkanı olunca hemen borcunu ödemelidir. İstemeğe vakit bırakmadan önce, kendi eli ile ve ayağına gidip vermelidir. Onu, birisini...

Allah görüyor ve biliyor

Allah görüyor ve biliyor

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Konuşmamızda, alışverişimizde ve her işimizde Allahü teâlâya hesap vereceğimizi düşünmeliyiz. (O bu, bana ne...

Asıl cömertlik

Asıl cömertlik

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İnsanların gönlüne hoş gelsin diye elindekileri dağıtmak cömertlik sayılsa da, asıl cömertlik, başkalarının da imana...

Bu aslan istirahat etsin

Bu aslan istirahat etsin

1762 yılında Prusya kralı II. Frederik, Fransa, Avusturya ve Rusya ile harp halindeydi. Frederik, Osmanlı devletinden yardım istedi. Sadrazam Ragıb Paşa, yardım etmeğe niyetli...

Bunun da elbette bir hikmeti var

Bunun da elbette bir hikmeti var

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Cenab-ı Hak hakîmdir, yani hikmet sahibidir, Onun yarattığı her şey hikmetlidir. Mümin daima hayırlısını istemeli,...

Dünya ve âhıret

Dünya ve âhıret

İman ile küfür birbirlerine zıd olduğu gibi, âhıret de, dünyanın zıddıdır. Dünya ve âhıret bir araya getirilemez. Dünya, dinimize...

Kulluk böyle olur

Bölgesinde sevilen sayılan bir mürşid-i kâmilin...

Yardım eden yardım görü…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Allahü teâlâ...

Maksat dünya ve ahıret…

Allahü teâlâ, İslâm dînini, insanların dünyada...

Kendini tanıyan Rabbini…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Peygamber efendimiz...

Namaza dikkat edin, han…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Merhamet imandandır...

Nefsi zayıflatmak ibade…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: En kıymetli...

Kainatin Efendisi

Mübarek göğsünün yar…

Süt anne Halime Hatun anlatır: Server-i...

Kurbanlık oğul

Abdülmuttalib’in, Zemzem kuyusunu kazdıktan sonra...

Hazret-i Hadice ile evlen…

Hazret-i Hadice validemiz, Varaka bin...

Eshab-ı kiram

Ebû Lübâbe

Tevbesi ile meşhûr sahâbî. İslâmın nûrunu...

Mikdâd Bin Esved

Resûlullahın süvârilerinden. Hicretin ikinci yılında Bedir...

Âsım Bin Sâbit

Arıların koruduğu sahâbî. Asr-ı saâdette küfür...

Hikmetli Sözler

Neyi tercih etmeli?

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Dünyada...

Yolumuzun esası

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Silsile-i...

Dikkat edilecek dört husu…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: En...

Meleklerin Yıkadığı Sahâbînın Oğlu.

Abdullah bin Hanzala hazretleri, Eshâb-i kirâmdan, şehâdeti ile meşhûrdur. Babası da, Eshâbdan olup, (Gasîl-ül-melâike) Meleklerin yıkadığı Sahâbî lakabıyla tanınmıştır. Annesi Cemile binti Abdullah’tır.

Babası Hanzala, Uhud vak’ası gecesi evlenmiş, ertesi gün Uhud’da şehîd olmuştur. Hazret-i Abdullah, Peygamber efendimizin vefâtında yedi yaşında idi ve Peygamberimizi görüp, gönüllere şifâ olan sohbetine kavuşmuştur.

Rü’yâda gördüm
Hazret-i Abdullah, 682 senesinde, Hara savaşında Zilhiccenin bitmesine üç gün kala, perşembe günü şehîd olmuştur.

Önce sekiz oğlunu, birer birer savaş meydanına çıkarıp, hepsi şehîd olduktan sonra, kılıcının kınını kırarak askerlerin içine dalmış, şehîd oluncaya kadar mücâdele etmiştir.

Abdullah bin Ebî Süfyân anlatır:
"Ben babamı şöyle derken işittim: Abdullah bin Hanzala’yı şehîd edildikten sonra rü’yâda çok güzel bir şekilde gördüm. Kendisine sordum:
- Ey Ebû Abdurrahmân, sen öldürülmedin mi?
- Evet, fakat öldürülünce, Rabbim beni Cennetine koydu. Ben burada serbestçe dolaşıyor ve Cennet ni’metlerinden istifade ediyorum.
- Ya senin eshâbın, arkadaşların? Onlara ne oldu?
- Onlar benim sancağım etrafındadırlar. Ki, sen bunu görüyorsun.Aramızda olan bu konuşmalardan sonra, uykumdan uyandım. Gördüğüm rü’yânın Hazret-i Abdullah bin Hanzala için hayırlı olduğunu anladım."

Süfyân bin Selim’in rivâyetine göre, İblis, Hazret-i Abdullah bin Hanzala’ya göründü ve ona dedi ki:
- Dinle sana bir şey öğreteyim.
Hazret-i Abdullah da cevap verdi:
- Senden bir şey öğrenmeye ihtiyacım yoktur.

Baskasından bir şey isteme!
Şeytan tekrar dedi ki:
- Dinle de, istersen alır, istemezsen almazsın.
Şeytan, sonra sözlerine şöyle devam etti:
- Ey Hanzala’nın oğlu, Allahtan başkasından bir şey isteme! Her istediğini Allahü teâlâdan iste! Kızdığında, nasıl bir hâl aldığına bir bak! Sen kızdığın zaman, ben sana hakim olurum.

Abdullah bin Hanzala hazretleri, ziyâret için, arkadaşları ile beraber, Sa’d bin Ubâde hazretlerinin oğlunun evine gitmişti.

Namaz vakti gelince ev sahibine, imâm olmasını teklif ettiler. O da misâfirlerden birinin imâm olmasını istedi. Hazret-i Abdullah şöyle rivâyette bulundu:
- Resûlullah efendimiz, "Bir kimsenin kendi yatağında yatması, hayvanına binmesi ve evinde imâmlık etmesi evlâdır" buyurdu.