Talhâ Bin Ubeydullah

Talhâ Bin Ubeydullah

İlk Müslüman olanlardan. Hazret-i Talhâ bin Ubeydullah, Resûlullah efendimizin; "Talhâ ve Zübeyr, Cennette komşularımdır"...

Oruç aç kalmak değil

Oruç aç kalmak değil

Dr. Dewey, Dr. Guelpa, Dr. Frumusan, Dr. Pauchet gibi oruçla ilgili araştırmalarda uzmanlaşmış tabipler de, hastalarını tedavi etmek için kısa ve uzun...

Ahde vefa

Ahde vefa

Hazreti Ömer arkadaşlarıyla sohbet ederken, huzura üç genç girerler, derlerki -Ey halife bu aramızdaki arkadaş bizim babamızı öldürdü...

Namaza dikkat edin, hanımlarınızı üzmeyin!

Namaza dikkat edin, hanımlarınızı üzmeyin!

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Merhamet imandandır. Bu din, merhametle bugüne kadar gelmiştir. Bir kimse, Peygamber efendimizin, torunları Hazret-i Hasan’la...

Ermeni tehciri

Ermeni tehciri

Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Devleti Doğu cephesindeki muharebeleri kaybedince,Ruslar bütün Doğu Anadolu'yu işgal ettiler ve burada yaşayan...

Emr-i ma’rûf

Emr-i ma’rûf

Bazıları, başkalarının yaptıklarına karışmamak lazım, tasavvuf büyükleri, başkasına karışmazlardı, kimseye ilişmezlerdi, diyorlar. Bu, doğru değildir ve dinde yara...

Abdullah Bin Mes'ûd

Abdullah Bin Mes'ûd

Kur'ân-ı kerîmi açıktan okuyan ilk sahâbî. Abdullah bin Mes'ûd hazretleri, Eshâb-ı kirâmın meşhûrlarından...

Hüseyin Hilmi Işık Efendi’nin vefatının 13. yılı

Hüseyin Hilmi Işık Efendi’nin vefatının 13. yılı

Merhum Enver Abimizin 2001 yılındaki taziye sohbetinden: Allah adamları, vefat ettikten sonra kınından çıkmış kılıç gibi daha keskin, daha tesirli olur. Yani...

Büyükleri seven mahrum kalmaz

Büyükleri seven mahrum kalmaz

Cüneyd-i Bağdadi hazretlerinin başka bir şehirde yaşayan sevenlerinden biri anlatır: Bir gün pazarda gezerken bir güzel kadın görüp tekrar tekrar...

Diplomasinin aslı, güler yüz ve tatlı dildir

Diplomasinin aslı, güler yüz ve tatlı dildir

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Mümin suç işlemez, günaha da girmez. Suç işlerse hapse gider, günah işlerse Cehenneme gider. Hukuk dışı hareket...

Otlukbeli Savaşı

Otlukbeli Savaşı

Karamanoğlu İbrahim'in 1464'te ölmesi üzerine oğulları birbirlerine düşmüşlerdi. Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan'ın yardımıyla İshak...

Abdullah bin Mübarek ha…

Abdullah bin Mübarek, Sehl'e ders okuturdu, En...

Gönül yap ey zahida!

Sultan Gazneli Mahmud, İslâmiyet’in Türk diyârlarında...

Nebati, hayvani ve insa…

Melekler yükselmezler, yaratıldığı mertebede kalırlar. İnsan...

Nimetlerin en büyüğu…

Cenâb-ı Hakkın insanları dünya ve âhıretin...

Büyük zatları inkâr etm…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Müslümanlar bir...

A'meş ve hanımı

İmam-ı Azam Ebu Hanife hazretlernin arkadaşlarından...

Kainatin Efendisi

Hoş geldin ya Resulallah

Yedi kat yer, yedi kat...

Zulüm, had safhadaydı...

Yeryüzünün merkezi olan mübarek Mekke’de...

Dünya karanlığa gömül…

Fahr-i kâinat efendimiz doğmadan önce...

Eshab-ı kiram

İmrân bin Husayn

Meleklerle konuşan Sahâbî. İmrân bin Husayn...

Ebû Lübâbe

Tevbesi ile meşhûr sahâbî. İslâmın nûrunu...

Feyrûz Bin Deylemî

Yemenli sahâbîlerden. Feyrûz bin Deylemî San’a’da...

Hikmetli Sözler

Yüz şehid sevabı

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Peygamber...

İşi adam yapar

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Başarılı...

Yardım eden yardım görür

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Allahü...

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Mıknatıs, saman çöpünü çekmez. Metal parçalarını, cevheri çeker. Onun için merhum hocamız, (Ehl-i sünnet âlimlerinin sözlerinden, yazılarından hazırladığımız kitapları bol bol dağıtmalı, her tarafa yaymalı. Bu kitapları her alan kurtulur sanmayın. Bazıları yırtar, bazıları da okur. Bu kitaplar sanki bir mıknatıstır. Cevheri olanlar buna yapışır. Biz, kimlerin kurtulacağını bilemeyiz. Bu mıknatıs, kurtulacak olanları seçer) buyururlardı. Nitekim Şah-ı Nakşibend hazretleri de, (Biz seçildik) buyurmuştur. Büyükler, kalbinde cevher olanı kendilerine çekerler. Nitekim Peygamber efendimiz, binlerce kimseye İslamiyet’i anlattı, kalbinde cevher olmayanlar kabul etmedikleri gibi, bir de düşman oldular. Ama kalbinde cevher olanlar, Peygamber efendimize koşa koşa gelip iman ettiler ve onun gösterdiği yolda her şeylerini, hattâ canlarını seve seve feda etiler.

İşin aslı sevgidir. Sevgi yoksa itaat de yoktur. İtaat yoksa hiçbir şey yoktur. Sevginin yolları vardır. İnsanın öncelikle seveceği kimseyi tanıması lazımdır. Tanıması için de bir şeyler bilmesi lazımdır. Bunları da ya talebelerinden veya kitaplarından öğrenir. Kendisinin âciz ve bir hiç olduğunu, o zatların ise çok büyük olduğunu bu şekilde anlar.

Şüphesiz ki üzerimizde en çok hakkı olan, bu din büyükleridir. Âhir zamandayız. Her tarafta yangın vardır, tek başına kurtulmak imkânsızdır. Eskiden helâlden haramdan bahsedilirdi, şimdi (İmanın var mı, yok mu?) diye konuşuluyor. Düşünün ki, bir mübarek zat sanki gelip, (Bu yangın ortamından seni kurtarırım) diyor. Bu iyiliğin karşılığı ne olabilir, bu büyüklerin hakkı nasıl ödenir? İnsan böyle bir zata hayatını verir, köle olmak ister. (Seviyorum) demek kolaydır, fakat sevginin bazı alametleri vardır. Bu alametler varsa, o kimse gerçekten o zatı seviyor demektir. Aksi takdirde, sevgisi samimi değildir. Bu alametler şunlardır:
1- Onu seveni sever, sevmeyeni sevmez. Onun sevdiğini sever, sevmediğini sevmez.

2- O neye seviniyorsa, o da ona sevinir, o neye üzülürse o da ona üzülür.

3- Her zaman her yerde onu minnetle anar, ona teşekkür eder ve gıyabında ona dua eder.