Burada bir incelik var

Burada bir incelik var

Bir zaman, karı koca, Mısır’dan hacca gelmişler. Hac dönüşü Medine’ye uğramışlar. Bu sırada develerini kaybetmişler. Yol paraları da yok. Ortada...

İbâdetlerin en kolayı ve en hafifi

İbâdetlerin en kolayı ve en hafifi

Müslümanların ihtiyâçlarını karşılamanın ve onları sevindirmenin ve güzel ahlâklı olmanın önemiyle ilgili hadis-i şeriflere bugün...

Resulullahın kaçındıkları

Resulullahın kaçındıkları

Resûlullahın yaptığı ve kaçındığı şeyler iki kısımdır: Birisi, ibâdet olarak yaptığı ve kaçındığı şeylerdir. Her Müslümanın bunlara...

Abdullah Bin Huzâfe

Abdullah Bin Huzâfe

Resûlullahın elçilerinden. Peygamber efendimiz, Hudeybiye antlaşmasından sonra, İslâmın bütün dünyaya yayılması ve insanların...

Günahların affı için

Günahların affı için

Her günahın affı için, kalb ile tevbe etmek ve dil ile istigfâr etmek ve beden ile kaza etmek lâzımdır. Yüz kere tesbîh etmek, yâni...

Duânın kabul olması

Duânın kabul olması

Allahü teâlâ insanları yarattı. Her insanın saadet içinde, mesûd yaşamasını istediğini bildirdi. Mesûd olmak, râhat,...

Senin Nasibin Diyar-ı Rum' dadır

Senin Nasibin Diyar-ı Rum' dadır

Niyâzî-i Mısrî, devamlı ibâdet ve tâatla meşgûl olduğu sırada, bir gece rüyâsında Seyyid Abdülkâdir-i...

Mümin ilaç gibidir

Mümin ilaç gibidir

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Müminin yemeği, ikramı, siması, kelamı şifadır. Bir gün merhum hocamız, sohbet ederken, (Efendim, buraya gelmeden önce başım...

Hoş geldin ya Resulallah

Hoş geldin ya Resulallah

Yedi kat yer, yedi kat gök, kısaca bütün âlem büyük bir hürmet ve sevinç içinde; Seyyid-il-Mürselin,...

Karşılık, niyete göredir

Karşılık, niyete göredir

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: (Ameller niyetlere göredir) hadis-i şerifi, bütün işlerin, ibadetlerin, hizmetlerin, hepsinin niyete bağlı olduğunu...

İcâzetin sırrı

İcâzetin sırrı

Akşemseddin hazretleri, Fâtih Sultan Mehmed Hân hazretlerinin hocasıdır. Soyu, Hazreti Ebû Bekir’e dayanır. Kendisini ilim tahsiline adamış, Hacı...

İmâm-ı a’zam Ebû Hanîf…

Evliyanın büyüklerinden olan Sehl bin Abdüllah...

Kaleyi teslim etmek içi…

Mısır ve Filistin’i kolaylıkla zapteden Napolyon...

Herkese faydalı olmalı

Dinimiz, herkese iyilik etmeyi, eli ile...

Hasreti çekilen insan

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Müslümanın imanının...

Büyük günah ve iman

Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarında yazılı olan...

Esas hasta benmişim

Cüneyd-i Bağdadi hazretlerinin gözlerinde aşırı ağrı...

Kainatin Efendisi

Misk kokulu Abdülmuttali…

Peygamber efendimizin babası Hazreti Abdullah...

Ümmetim!.. ümmetim!..

Kâinatın efendisi doğduğu sırada, hazret-i...

“Hacer-ül-Esved”in yeri

Resulullah efendimiz otuz beş yaşında...

Eshab-ı kiram

Abdullah Bin Cahş

Uhud şehîdlerinden. Sa’d bin Ebî Vakkâs...

Ümm-i Eymen

Peygamberimizin dadısı. Peygamber efendimiz, doğmadan önce...

Mikdâd Bin Esved

Resûlullahın süvârilerinden. Hicretin ikinci yılında Bedir...

Hikmetli Sözler

Sonsuza giden sevgide çat…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Mahşerde...

Dağıtılan miras

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Ehl-i...

Uyum içinde olmak

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Bir...

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
İnsan, âciz demektir. Hangi uzvumuza, hangi tabiat şartlarına, neye hâkimiz? Her işimizde her an, Allahü teâlânın yardımına muhtacız. Evliya zatlar, gafletten uzaktır, Allahü teâlâyı bir an unutmazlar. Bizler hatırlamakta zorluk çeksek de, namazda bile unutsak da, eğer yaptığımız iş, Rabbimizin rızasına uygun olursa, Cenab-ı Hak, her an kendisini hatırlamış gibi bize sevab veriyor. Onun rızasının dışında yapılacak her iş, felakettir. Çünkü bir iş, ya Onun rızasına uygundur veya nefsimizin arzusuna göre yapılmıştır. Başka türlü olmaz. İnsan, ya Cennete veya Cehenneme gidecektir. Allahü teâlâ, kendi rızası için yapılan işler için Cenneti, nefsanî işler için Cehennemi yaratmıştır.

İnsanın bir işi, bir ibadeti ne maksatla yaptığı, dışarıdan bakmakla anlaşılmaz. (Allahü teâlâ, sizin şeklinize, görünüşünüze ve mallarınıza değil, kalblerinize ve amellerinize, o işi ne niyetle yaptığınıza bakar) hadis-i şerifinde, yapılan işin değil, o işi yapmaktaki maksadın önemi bildiriliyor. Cihad bile olsa, ne niyetle yapıldığı önemlidir. Nitekim bir savaşta, (Filan kahraman önüne gelen düşmanı öldürüyor, çok güzel cihad ediyor) dedikleri zaman, Resulullah efendimiz, (O münafıktır) buyurmuştur. O kişi, dünyalık için savaşıyormuş. Yaralanınca, yanına gelenler, (Çok büyük cihad yaptın, üzülme!) dediklerinde, (Ben cihaddan anlamam. Bunlar gelip bizim mallarımızı, hurmalıklarımızı almasın diye savaştım) diyor. Bu da gösteriyor ki, Allahü teâlâ dilerse, faciri de, kâfiri de bu dine hizmet ettirir. Dolayısıyla, her işte, her zaman, korku ve endişe içinde olmalıyız. Bir kişi, en büyük cihad içinde olsa da, işi garantilemiş olamaz. Çünkü kul, Allahü teâlâya layık ibadet edemez, işlerinde bozukluk olabilir. Bunun için, Peygamber efendimiz, (İbadet et, cihad yap, namaz kıl, ne yaparsan yap, arkasından hemen tevbe istiğfar et!) buyuruyor. Çünkü nefs, azıp kudurabilir.

Büyük bir zata, (Efendim, nefsinizi ezip terbiye ettiğiniz hâlde, niçin hâlâ nefsle uğraşıyorsunuz?) diye sorulunca, (Bu nefis, ölünceye kadar insanın peşini bırakmaz. Yetmiş yıl itaat eder, yetmiş birinci yılda, iki saniyede adamı mahveder. Bir ucub, bir kibir, onun işini bitirebilir. Bu bakımdan nefis başıboş bırakılmaya gelmez) buyurur.