Kim sevilir, kim sevilmez?

Kim sevilir, kim sevilmez?

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Müslüman edepli olur. Allah değil, Allahü teâlâ der. Peygamber değil, Peygamber efendimiz der, sallallahü...

Senin de borcun var mı?

Senin de borcun var mı?

On bir ayın sultanı ramazanın bir gününde Devlet-i Osmani’nin padişahı Üçüncü Mustafa Han, vezir-i azam Koca Ragıp Paşa’nın...

İlmin kabı amel, amelinki de ihlâstır

İlmin kabı amel, amelinki de ihlâstır

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Her şeyin bir kabı vardır. Kap, içine konulanı muhafaza etmek yani zayi olmasını önlemek için gerekli olan nesnedir....

Abdullah Bin Huzâfe

Abdullah Bin Huzâfe

Resûlullahın elçilerinden. Peygamber efendimiz, Hudeybiye antlaşmasından sonra, İslâmın bütün dünyaya yayılması ve insanların...

Büyüklere hizmet

Büyüklere hizmet

Bir Müslümanın hesabı görülüyor, günahları çok, sevapları az geliyor. Tam Cehenneme gönderilecekken, bir küçük torba...

İnsan âciz bir varlıktır

İnsan âciz bir varlıktır

Allahü teâlâ, insanları olgunlaştırmak ve kalblerindeki hastalıklarını tedâvî etmek için, ezelde merhamet ederek, Peygamberler...

Bayramı idrak etmek

Bayramı idrak etmek

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Bayramın hususiyeti, günahların affolmasındandır. Allahü teâlâ, bayramları bayram olarak idrak etmek nasip etsin!...

Kurtulmak istiyorsan Sultanımızı üzme!..

Kurtulmak istiyorsan Sultanımızı üzme!..

Yıldırım Bayezid Han, Niğbolu zaferinde kazanılan ganimetlerle muhteşem bir mescid yaptırmak ister. Mimarlar bugünkü Ulu cami’nin bulunduğu mevkide karar...

Sabır acıysa da, sonu selamettir

Sabır acıysa da, sonu selamettir

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Nimetlerin elden çıkmaması ve artması için şükretmek lazımdır. Allahü teâlâ, (Verdiğim nimetlere...

Kavmini azab ile korkut!

Kavmini azab ile korkut!

Sevgili Peygamberimize, peygamberliği bildirildi ve bu ilk vahiyden sonra üç sene vahiy gelmedi. Bu arada İsrafil aleyhisselam ismindeki melek gelip, bazı...

Evliyaya derece vermek

Evliyaya derece vermek

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Rahmet-i ilahi dünyada dinli dinsiz herkese gelir, ama Resulullah'tan nimetler, sadece şu iki şartla gelir: 1- Onun...

Hamza bin Abdülmuttalip

Şehîdlerin efendisi. Abdullah ibni Mes’ûd buyuruyor ki: Müşriklerden...

Orucun ve iftiraya uğra…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Günlerin hayırlısı...

Zafere kavuşmak için ik…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İki şeye...

Bre lala, tiryakilik ne…

Sultan İkinci Mahmud Han, çok sevdiği...

Huy çalışmayla değis…

Hiçbir kimsenin huyu, yaratılışdaki gibi kalmaz...

Yumuşaklık insanın sü…

İslâm ahlâkı ile ahlâklanmış bir müslüman...

Kainatin Efendisi

Emanet, Ebu Talib’de...

Merhamet deryası Abdülmuttalib vefat edeceğine...

“Hacer-ül-Esved”in yeri

Resulullah efendimiz otuz beş yaşında...

Ümmetim!.. ümmetim!..

Kâinatın efendisi doğduğu sırada, hazret-i...

Eshab-ı kiram

Amr Bin Âs

Meşhûr Arab dâhîlerinden. Önceleri kabîlesine uyarak...

Ebû Eyyûb-el Ensârî

Mihmândâr-ı Resûlullah. En güzel günleri başlatacak...

Ebû Lübâbe

Tevbesi ile meşhûr sahâbî. İslâmın nûrunu...

Hikmetli Sözler

Kalbi kırıkların duası ka…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Peygamber...

Hizmet için üç şart

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İslamiyet’e...

Neticeyi sebepten bilmek

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Mülkü...

Körler Alayı, Yıldız Sarayı önlerine varınca “Padişahım çok yaşa” tezahüratı yaparlar...

Bugün sizinle Beşiktaş Muhafızı Yedi Sekiz Hasan Paşa'nın, Sultan Abdülhamit Han dönemine ait iki hikâyeyi paylaşmak istiyoruz.

Körler Alayı: Güvenlik güçlerinin işi zor. Her şeye dikkat etmeleri gerekiyor. Hiç olmadık bir yerde bir olayla karşılaşabilirler.

Bir gün polislerin dikkatini çeken bir şey olur, yakından izlerler. Beyazıt Meydanı'nda duran her arabaya bir kişi biniyor. Başlarında biri değnekçilik yapıyor. Aralarında bir şeyler konuşuyorlar.

“Bu adamlar topluca nereye gidiyorlar?” diye merak edip sormak isterler.

Bakarlar ki hepsi de kör. Başlarında da Kör Osman isimli biri bulunmaktadır. Polisler sorar, o söylemek istemez. Bu defa polisler, arabacılara sorarlar. Bir arabacı:

-Bizimle pazarlık ettiler. Yıldız’a götüreceğiz.

Polisler, “Yıldız” sözünü duyunca doğru komisere haber verirler. O da derhal Zaptiye Nezareti'ne bildirir. Oradan gelen emir açıktır:

-Bırakın, fakat peşlerini bırakmayın, takip edin.

Polisler, körler alayını izlemeye başlar. Beşiktaş’a haber varır varmaz Beşiktaş Muhafızı Hasan Paşa’ya durumu bildirirler. O da olayı, yakın izlemeye alır.

Bu arada Körler Alayı, Yıldız Sarayı önlerine varır. Saat kulesi dibinde “Padişahım çok yaşa” diyerek tezahürat yaparlar.

Padişah, bu gürültüleri duyunca:

-Gene ne oluyor? Tez haber getirin, der.

Saray muhafızları duruma el koyar. Körlerin başındaki Osman Efendi’ye sorarlar:

-Sebeb-i ziyaretiniz nedir?

-Osmanlı hanedanından bir padişahımız, bir ferman buyurmuştu. Buna göre İstanbul’daki fakir körlere her ay maaş verilecek ve imarethanelerde de yemek yiyeceklerdi. Kaç senedir biz körlere maaş ve imaretlerde yemek verilmiyor. Velinimet efendimiz, irade buyursalar; ecdadının fermanı yerine gelsin. Bu niyazda bulunmak için buraya geldik.

Saray muhafızları, bu cevabı olduğu gibi padişaha arz ederler. O da:

-Hakları var. Ecdadın vasiyetine riayet etmek lazımdır. Ben, bu işin takipçisi olacağım. Müsterih olsunlar, diyerek haber gönderir.

Bu müjdeyi duyan başta Osman Efendi olmak üzere bütün körler sevinçle “Padişahım çok yaşa” diyerek geri dönerler...

Bu olayda Hasan Paşa, güvenlik tedbirlerini alıp gelişmeleri izlemiştir. Körler alayına müdahale etmemiştir...

          Ethem Erkoç-Beşiktaş Muhafızı Yedi Sekiz Hasan Paşa ve bir devrin hikâyesi