Hatîb Bin Ebî Beltea

Hatîb Bin Ebî Beltea

Peygamber efendimizin elçilerinden. Hazret-i Hâtib, genç yaşında Yemen’den Mekke-i Mükerreme’ye gelmiştir. Buraya yerleşen Hazret-i...

Bütün mesele imanı korumaktır

Bütün mesele imanı korumaktır

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Her ülfetin, bir külfeti vardır. Çok kıymetli bir pırlanta sahibinin, çalınacak korkusuyla gözüne uyku...

Maksat imanı korumaktır

Maksat imanı korumaktır

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Resulullah efendimiz, (Ey Eshabım, siz öyle bir zamandasınız ki, dinin emir ve yasaklarının onda birine uymazsanız helak olursunuz....

İlmihâlin önemi

İlmihâlin önemi

Merhum hocamız buyuruyor ki: Tam İlmihâl Se’âdet-i Ebediyye kitabını, İslâm âlimlerinin eserlerinden tercüme ederek hazırladık,...

Bir ağadır gidiyor!..

Bir ağadır gidiyor!..

Osmanlı’nın en önemli devlet adamlarından Sadrazam Koca Ragıp Mehmed Paşa’dan çok bahsedildi. Paşa, Devlet-i Osmani’nin neredeyse bütün...

Ömer-ül Faruk

Ömer-ül Faruk

Adâletin timsâli ikinci büyük halîfe. Hazret-i Hamza’nın Müslüman olması üzerine, Mekkeli müşriklerin telâş ve...

Berâ Bin Âzib

Berâ Bin Âzib

Kıblenin değiştiğini haber veren sahâbî. Berâ bin Âzib, Resûlullahın hicretinden önce Medîne-i münevverede...

Emanet, Ebu Talib’de...

Emanet, Ebu Talib’de...

Merhamet deryası Abdülmuttalib vefat edeceğine yakın, oğullarının hepsini toplayıp sordu: - Artık dünyadan ahirete göç etme vaktim geldi. Tek...

Eden kendine eder

Eden kendine eder

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İyilik eden de, kötülük eden de kendine eder. O hâlde hep iyilik etmeli. Yaratılış itibarıyla, insan kendine...

Elini değil, ayağini uzatmiş

Elini değil, ayağini uzatmiş

Zamanın Şam valisi bir gün, Emeviyye Câmii’ne girdi. O sırada içerde Şam’ın büyük âlimi Şeyh Saîd el-Halebî, cemaate...

İşlerin en iyisi ve en kötüsü

İşlerin en iyisi ve en kötüsü

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Sevgi, dünya menfaatine dayanmamalı, Allah için olmalıdır. Menfaate dayalı sevginin kıymeti yoktur. Sevgi, Allah için...

Sarık ve sakal

Eski elbiseli, fakir ve köse bir...

Kırk bin kahramanın baş…

Hazreti Ebû Bekir halîfe iken, Ebû...

Ümm-i Habîbe

Peygamberimizin hanımlarından. Ümm-i Habîbe, ilk önce Resulullahın...

Bir köylünün duası

Ubeydullah-ı Ahrar hazretlerini, büyük bir zat...

Süt anne Halime Hatun

Amine validemiz, nurlu yavrusunu kucağına aldığında...

Veren de Allah'ü teâlâd…

Osmanlı pâdişâhı Sultan Selîm Han Mısır'ı...

Kainatin Efendisi

Güneş artık doğmak üzere!

Artık, sevgili Peygamberimizin yaşları kırka...

Misk kokulu Abdülmuttali…

Peygamber efendimizin babası Hazreti Abdullah...

Nur’un Amine’ye geçmesi

Kurban edilmekten kurtulan, Abdullah, büluğ...

Eshab-ı kiram

Seleme Bin Hişâm

Kardeşlerinin işkence ettiği sahâbî. Mekke ufuklarını...

Mikdâd Bin Esved

Resûlullahın süvârilerinden. Hicretin ikinci yılında Bedir...

Amr Bin Âs

Meşhûr Arab dâhîlerinden. Önceleri kabîlesine uyarak...

Hikmetli Sözler

İşlerin en iyisi ve en kö…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Sevgi...

İnkâr eden mahrum kalır

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Büyüklerimizden...

İlaç rafta dururken

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Kirâmen...

Eshâb-ı kirâmın büyüklerinden Osman bin Huneyf bildiriyor: İyi olması için duâ istiyen bir âmâya, abdest alıp, iki rekât namaz kılmasını, sonra “Allahümme innî es'elüke ve eteveccehü ileyke bi-Nebiyyike Muhammedin Nebiyyirrahme, yâ Muhammed innî eteveccehü bike ilâ Rabbî fî hâcetî-hâzihî, li taktıye-li, Allahümme şeffi'hü fiyye” duâsını okumasını emretmiştir.

Eshâb-ı kirâm, bu duâyı hep okurdu. Bu duâda, dileğin kabûl edilmesi için, Muhammed aleyhisselâmı vesîle edilmektedir.

Bismillâhirrahmânirrahîm ve lâ-havle ve lâ-kuvvete illâ billâhil’ aliyyil’azîm. Duâsı da bütün hastalıklar için okunur. Derdlerden kurtulmak için ve murâda kavuşmak için beşyüz kerre okunur. Evvelinde ve âhirinde yüzer def’a salevât-ı şerîfe okuyup duâ etmelidir.

Hadîs-i şerîfde buyuruldu ki, “Bir hasta, lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü minezzâlimîn kırk def'a okursa, şehîd olarak vefât eder. Şifâ bulursa, bütün günâhları afv olur.”

Bir gün iki gözü a’mâ bir kimse gelip, “yâ Resûlallah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” Allahü teâlâya duâ et, gözlerim açılsın,” dedi. Peygamberimiz, “Kusûrsuz bir abdest al! Sonra Yâ Rabbî! Sana yalvarıyorum. Sevgili Peygamberin Muhammed aleyhisselâmı araya koyarak, senden istiyorum. Ey çok sevdiğim Peygamberim Muhammed aleyhisselâm! Seni vesîle ederek,Rabbime yalvarıyorum.Senin hâtırın için kabûl etmesini istiyorum.Yâ Rabbî! Bu yüce Peygamberi bana şefâatcı eyle! Onun hurmetine duâmı kabûl et!” duâsını okumasını söyledi. Adam, abdest alıp duâ etti. Hemen gözleri açıldı. Bu duâyı Müslümanlar, her zaman okumuşlar ve maksadlarına kavuşmuşlardır.