Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Başarılı ve düzgün iş, ancak düzgün adamla olur; parayla olan işlerde istenen verim alınamaz. Adam varsa, para da, işin kalitesi de artar. Adam yoksa mevcut para bile elde durmaz, işler de kalitesizleşir.

Bir gün, Hazret-i Ömer’in hilafeti zamanında bir ordu, zaferle, ganimetlerle döner. Hazret-i Ömer başta olmak üzere bütün Eshab-ı kiram orduyu karşılar. Herkes sevinçli. Tam o esnada Hazret-i Ömer yanındakilere sırayla, (Şu anda her duamızın kabul olacağı bildirilse ne isterdin?) diye sorar. Biri, (Yâ Ömer, Allahü teâlâ, odalar dolusu altın, gümüş, para verse, bunun hepsini ben bu güzel ordumuz için dağıtırım, onu güçlendiririm) der. Bir başkası da, (Efendim, ovalar dolusu davarlarım, koyunlarım olsa, bu güzel orduya feda olsun. Hepsini onlar için dağıtırdım) der. Hepsine böyle tek tek sorar. Hepsi birbirine benzer cevaplar verirler. Hazret-i Ömer, hepsine memnuniyetini bildirir. Sonunda, (Yâ emîr-el müminîn, peki, siz Rabbimizden ne isterdiniz?) derler. Hazret-i Ömer, (Ben iyi adam isterdim. Bunların hepsi adama bağlı. Ebu Ubeyde bin Cerrah, Muaz bin Cebel gibi yiğit, güzel adamlar isterdim) der. Buradan anlaşılıyor ki, parayı iyi adam kazanır, ama para adamı kazanamaz. Savaşı kazanan da, işleri yapan da adamdır.

Dinî hizmetleri yürüten bir zata, yakınları, (Efendim, işitiyoruz, herkes size dua ediyor. Bizim böyle dua aldığımız yer yok) diyorlar. O zat buyurur ki: Bu dua, sadece bana değil, benim şahsımda hepinizedir. Ben sadece bir temsilciyim. Hepimiz bu duaya ortağız. Çünkü hepimiz birlik beraberlik içinde çalışıyoruz. Ben tek başıma ne yapabilirim ki? Kur’ân-ı kerimde, Allahü teâlâ, Eshab-ı kiram için, (Ey habibim, sana çok iyi yardımcılar verdim) buyuruyor. Peygamber efendimiz de, "sallallahü aleyhi ve sellem" (Allahü teâlânın sevdiği emîre çok iyi yardımcılar nasip olur, sevmediği emîre de, çok kötüler musallat olur) buyuruyor. Demek ki, iyi yardımcılar bir nimettir. Ne kadar sevinsek azdır. Çünkü Allahü teâlâ, en temiz, en güzel kullarını seçip, bize yardımcı olarak vermiştir. Allahü teâlâya ne kadar şükretsek azdır.