Abdullah Bin Amr Bin Âs

Abdullah Bin Amr Bin Âs

Hadîs-i şerîf yazması ile meşhûr sahâbî. Abdullah bin Amr, Bedir ve Uhud harbinden başka bütün harplere katılıp, Peygamber...

Oruç, kanserin DÜŞMANIDIR

Oruç, kanserin DÜŞMANIDIR

Kanser üzerinde yapılan bir araştırmada oruçlu kimselerin adrenalin ve kortizon hormonlarının kana daha kolaylıkla karıştığı gözlenmiştir. Bu hormonlar...

Sonunda orta yolu buldular

Sonunda orta yolu buldular

Şam’ın fethinde, Müslümanların, tarihin şeref levhasına geçmesine sebep bir olay olmuştu. İslâmiyeti kendilerine ezeli düşman gören Batı...

Cimrilik ateşi

Cimrilik ateşi

Resul-i ekrem efendimiz, Kâbe’yi tavaf eden birinin gözyaşları içinde (Ey Beytin sahibi, bu beytin hürmetine beni affet) diye ağlayarak dua...

Sıkıntının sebebi

Sıkıntının sebebi

İnsan ancak İslamiyete uymakla rahat eder. İslamiyete uymak, yani haram işlememek ve dinin bütün emirlerini yerine getirmek de çok kolaydır. Kalbi bozuk...

Midenin bir aylık dinlenme dönemi

Midenin bir aylık dinlenme dönemi

Her yemekten vücut hazım ve sindirim işlemi sırasında yoğun enerji kullanılır. Bu enerji ihtiyacını karşılamak için yemeklerden sonra kalp tarafından, mide ve...

Kurtulmak istiyorsan Sultanımızı üzme!..

Kurtulmak istiyorsan Sultanımızı üzme!..

Yıldırım Bayezid Han, Niğbolu zaferinde kazanılan ganimetlerle muhteşem bir mescid yaptırmak ister. Mimarlar bugünkü Ulu cami’nin bulunduğu mevkide karar...

En üstün ve en şerefli olan insandır

En üstün ve en şerefli olan insandır

İnsan, mahlûklar içinde, en üstün ve en şerefli olanıdır. Bütün cisimler madde olmaları bakımından birbirlerinden farksızdır. Hepsinin...

Gerçek hayat, öldükten sonra başlar

Gerçek hayat, öldükten sonra başlar

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Müslüman, sadece Cennetin nimetlerini ve sonsuzluğunu veya Cehennemin sonsuz olduğunu ve azabının şiddetini düşünse,...

Hizmet için üç şart

Hizmet için üç şart

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İslamiyet’e hizmet edecek kişinin üç şarta haiz olması lazımdır: Birincisi, sevimli yani güler yüzlü,...

Yol levhası olup, büyüklerin yolunu göstermeli

Yol levhası olup, büyüklerin yolunu göstermeli

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Ehl-i sünnet kitaplarının yayılması için yapılan bu hizmetlerden maksat, Allahü teâlânın dinini, Onun kullarına...

İnkâr eden mahrum kalır

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Büyüklerimizden Allahü...

Kapasiteyi artırmak

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Dine hizmet...

Doğduğu geceki olayla…

Resul-i ekrem efendimiz, doğmadan önce ve...

Çalışıp helal kazanmak …

İslâm âlimlerin ve Allah dostlarının büyüklerinden...

Manevi değerlere hürme…

Müslümanlar, birbirine hurmet eder, yardıma koşar...

İnsanların en iyisi ve …

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Bir insan...

Kainatin Efendisi

Ümmetim!.. ümmetim!..

Kâinatın efendisi doğduğu sırada, hazret-i...

Bahira’nın beklediği mis…

Efendimiz on iki yaşlarında iken...

“Hacer-ül-Esved”in yeri

Resulullah efendimiz otuz beş yaşında...

Eshab-ı kiram

Mugire-Tebni Su’be

Meşhûr beş dâhiden biri olan...

Abdullah Bin Cahş

Uhud şehîdlerinden. Sa’d bin Ebî Vakkâs...

Âsım Bin Sâbit

Arıların koruduğu sahâbî. Asr-ı saâdette küfür...

Hikmetli Sözler

Hizmet için üç şart

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İslamiyet’e...

Dağıtılan miras

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Ehl-i...

Kurtulacak olan fırka

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: (Ümmetim...

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Bileşik kaplardan birine su döküldüğü zaman, su diğer tüpe geçer, ondan sonra tekrar bu tüpe gelir. Sonra tekrar diğer tüpe geçer, hep böyle hareket edip nihayet ikisi de aynı seviyeye gelir. İşte bunun gibi, kim olursa olsun, iki kişi bir araya geldiği zaman, mutlaka birinin kalbinden ötekinin kalbine, ötekinin kalbinden bunun kalbine akım başlar. Onun için, İslamiyet’in başlangıcında, Peygamber efendimiz kabir ziyaretini yasak etmişti. Çünkü ölenler kâfirdi, ana babaları müşrikti. Müslümanlar ziyarete gidiyorlardı, o kabirdekinin ruhundan, Müslümanın kalbine zulmet akıyordu. Müslümanlar da vefat etmeye başladıktan sonra, kabir ziyaretine izin verdi.

Bir Müslümanın diğer bir Müslümanın yanına veya kabrine gitmesi sebebiyle, hangisinin derecesi daha yüksekse, o yüksek dereceden ötekine akım başlar. Eğer kabirdeki yüksek derecedeyse, gelenin kalbine akım başlar. Eğer ziyarete giden yüksek derecedeyse, onun kalbinden kabirdekine akım başlar. Ama bu akım mutlaka olur, durdurmak insanın iradesinde değildir.

Bu yüzden, bir Müslüman, bir müşrikle, bir fâsıkla, bir kâfirle, arkadaşlık veya ortaklık yapsa, ne kadar sakınırsa sakınsın, kesinlikle o kâfirin, o müşrikin kalbinden, bunun kalbine, her konuşmakta, her buluşmakta, her görüşmekte biraz daha zulmet akar. Bunun neticesi ne olur?
1- Beraber olduğu salih arkadaşlarından uzaklaşmaya başlar.
2- Müslümanlardan soğuduğu gibi büyüklerin kitaplarından soğumaya başlar.
3- Sonra büyüklerden soğumaya başlar.
4- Sonra büyüklerin kitaplarını çıkarır, onun yerine birçok günah koyar. İçki koyar, kumar koyar, koyar da koyar.

Her işte salihleri tercih etmeli. Peygamber efendimiz, (İnsanın dini, arkadaşının dini gibidir) buyuruyor. O hâlde her Müslüman takvada, haramdan sakınmakta, ihlasta, kendisinden daha iyi olanı aramak zorundadır ki, onun kalbinden bir şey alsın. Biz niçin Eyüp Sultan hazretlerine gidiyoruz? Niçin büyük zatları görmek istiyoruz? Niçin büyüklerin kitaplarını okumak istiyoruz? O mübarek zatların kalblerindeki nimetlerden faydalanmak için değil mi? Büyüklerimizle ve onlara yakın olanlarla beraber olmayı istemekteki sebep de budur.