Mülkün esas sahibi

Mülkün esas sahibi

Bütün nimetlerin, malların hakîkî sâhibi olan Allahü teâlâ, zenginlere verdiği nimetlerin kırkda birini, Müslümanların...

İftiranın neticesi

İftiranın neticesi

Bir zaman Hasan Ünsî Efendiyi sevmeyen birisi gelip, devlet adamlarından Mustafa Paşa’ya onun aleyhinde sözler söyledi. Cezâlandırılmasını...

Minareden okunan şiir

Minareden okunan şiir

Büyük çoğunluğu, yüksek rütbeli Osmanlı devlet adamlarından meydana gelen Hacc kafilesi, Fahr-i Âlem, Resul-i Ekrem, Sallallahü aleyhi ve...

Zeyd Bin Hârise

Zeyd Bin Hârise

İlk îman eden köle. Zeytin gözlü çocuk, korkuyordu... Çünkü Arabistan’ın meşhur Ukaz Panayırı, karmakarışıktı. Burası,...

Kâ’b Bin Züheyr

Kâ’b Bin Züheyr

Peygamberimizin hırkasını verdigi şâir Sahâbî. Kâ’b bin Züheyr, Müzeyne kabîlesinden olup, onbir şâir yetiştiren bir...

Aişe-i Sıddıka

Aişe-i Sıddıka

Peygamberimizin hanımlarından. Hazret-i Aişe validemiz, küçük yaşta iken okuma-yazma öğrenmiş olup, çok zekî ve kabiliyetli idi. Her...

İmâm-ı a’zam Ebû Hanîfe

İmâm-ı a’zam Ebû Hanîfe

Evliyanın büyüklerinden olan Sehl bin Abdüllah Tüsterî hazretleri buyurdu ki: “Eğer Mûsâ ve Îsâ aleyhimesselâmın...

Hasan bin Ali

Hasan bin Ali

Cennet gençlerinin efendisi. Peygamber efendimizin, "Cennet gençlerinin seyyidi, efendisidir" buyurduğu, torunu Hazret-i Hasan, 625 senesinin...

Sa’d Bin Ubâde

Sa’d Bin Ubâde

Ensârın sancaktarlarından. Sa’d bin Ubâde, ikinci Akabe bîatinda Müslüman oldu. O da bu bîatte, Peygamberimizle...

Maksat dünya ve ahıret huzudur

Maksat dünya ve ahıret huzudur

Allahü teâlâ, İslâm dînini, insanların dünyada rahat ve huzûr içinde, kardeşçe yaşamaları için ve...

İstifade yolunda en büyük iki engel

İstifade yolunda en büyük iki engel

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Evliya zatlar, sipariş üzerine konuşmazlar, yani sohbet ederken konuşacaklarını önceden tayin etmezler. Oradakilerin neye ihtiyacı...

Korkusuz cengaver Yahya…

Budin Paşasının yüzü aydınlandı. Yahya Ağa...

Ahırette gördüler

Bu âlem, Cenab-ı hakkı görmek nimetine...

Seleme Bin Ekvâ

Piyâdelerin en hayırlısı. Hudeybiye anlaşmasının yapıldığı günlerdeydi...

Vahşî

Yalancı peygamber Müseyleme’yi öldüren sahabî. Vahşî, Hazret-i...

Ezan-ı Muhammedi ile if…

Osmanlı’da iftar açmak için iftar topundan...

İman nedir?

İman, Resûl-i Ekrem efendimizin, Allahü teâlâ...

Kainatin Efendisi

Misk kokulu Abdülmuttali…

Peygamber efendimizin babası Hazreti Abdullah...

Allah’ın adı ile oku!..

Peygamber efendimiz kırk yaşında... Ramazanın...

Zulüm, had safhadaydı...

Yeryüzünün merkezi olan mübarek Mekke’de...

Eshab-ı kiram

Ebu Bekr-i Sıddık

Peygamberlerden sonra insanların en üstünü. Hazret-i...

Aliyyül Mürteda

Allahın arslanı ve Resûlullahın dâmâdı. Halifeliği...

Cüveyriyye Binti Hâris

Müminlerin annelerinden. Hazret-i Cüveyriyye, benî Mustalak...

Hikmetli Sözler

Ramazan demek, yanmak dem…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Bu...

Bir şey öğretti, o da ban…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Allahü...

Dine hizmet nimetinin şük…

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Allahü...

Şah-ı Nakşibend hazretleri buyurdu ki: "Allahü tealanın rızasına kavuşmak için, genç yaşta tövbe eden, namaz kılan bir gencin ayağında bir kıl olmayı isterdim."

Âdem aleyhisselâmdan beri, bütün peygamberlerin bildirdikleri, îmân aynıydı. Yâni inanılacak şeyler aynıydı. Bunlarda hiçbir değişiklik olmamıştı. Îmânda değişiklik olmaz. Fakat, ibâdetlerde farklılıklar olmuştur. İlk insan ve ilk peygamber Âdem aleyhisselâmdan beri, namaz vardı, namaz kılınırdı. Ancak, bugünkü gibi beş vakit değildi. Bazı ümmetler, sadece sabah namazı kılıyordu. Bazı ümmetler de sadece öğle namazı... Bu ümmete Mi'râc gecesinde beş vakit olarak farz edildi...

Âhırette ilk, namaz sorulacaktır. Kişi eğer, namazın hesabını verebilirse, diğer ibâdetler ondan sonra sorulacaktır. Yâni bir bakıma namaz barajdır. Barajı aşabilenler diğer ibâdetlerden hesaba çekilecektir.

Namaz dinin direğidir. Her kim, namazını, devam üzere ve ilmihâl kitaplarında bildirildiği gibi, eksiksiz olarak edâ ederse, yâni kılarsa İslâm binasını dikmiş, yıkılmaktan kurtarmış olur. Yine her kim ki namazını kılmaz veya aksatırsa, dinini yıkmış olur. 

Şah-ı Nakşibend Muhammed Behaeddin-i Buhari hazretleri buyurdu ki: "Allahü tealanın rızasına kavuşmak için, genç yaşta tövbe eden, namaz kılan bir gencin ayağında bir kıl olmayı isterdim." 

Namaz, îmândan sonra en üstün ibâdettir. Namaz kılmak, îmânın şartı değil ise de, namazın farz olduğuna inanmak, îmânın şartıdır. Namaz kılmayana îmânsız denilemez. Ancak, namaz kılmayanın da îmânını muhafaza etmesi çok zordur... Namazı bile bile kılmayıp, kazâ etmeyi düşünmeyen ve bunun için azap çekeceğinden korkmayan kimsenin, îmânının gideceği kıymetli kitaplarda, yazılıdır...

Bu ibadetin sosyal yönden de birçok faydası vardır... Namaz kılmak, Allahü teâlânın büyüklüğünü düşünerek, O'nun karşısında kendi küçüklüğünü anlamaktır. Bunu anlayan kimse, hep iyilik yapar. Her gün beş kerre, Rabbinin huzurunda olduğuna niyyet eden kimsenin kalbi ihlâs ile dolar. Namazda yapılması emrolunan her hareket, kalbe ve bedene faydalar sağlamaktadır.

Câmilerde cemâ'at ile namaz kılmak, Müslümanların kalblerini birbirlerine bağlar. Birbirlerinin kardeşleri olduklarını anlarlar. Büyükler, küçüklere merhametli olur. Küçükler de, büyüklere saygılı olur. Zenginler fakîrlere yardımcı olur. Sağlamlar, hastaları, câmide göremeyince, evlerinde ararlar. (Din kardeşinin yardımına koşanın, yardımcısı Allahtır) hadîs-i şerîfindeki müjdeye kavuşmak için yarış ederler. 

Peygamber efendimiz her gün beş vakit namazı cemâatle kılmış, harplerde ve savaşların en şiddetli zamanlarında bile, bu vazifeyi yapmıştır...